Zafer Partisi Zonguldak İl Başkanlığı, çalışmaları hakkında bilgi vermek amacıyla Zonguldak basını ile bir araya geldi.

Zafer Partisi Zonguldak İl Başkanı Oğuzhan Turhan ve partililer, çalışmaları hakkında bilgi vermek amacıyla kentte görev yapan yerel ve ulusal basının temsilcileriyle bir araya geldi. 
Toplantıya ilişkin açıklama yapan Turhan; “1 yılımızı geçtiğimiz ay kutladık. Zonguldak’ta da teşkilatlandırma çalışmalarına hız verdik, nisan ayından beri sahalardayız. İlçelerde teşkilatlarımızı oluşturduk, kongrelerimizi yaptık. Önümüzdeki seçimlere Zafer Partisi olarak katılacağız. Teşkilatlardan sorumlu başkanımızda aramızda. Siyasetin içerisinde bayrak asarak kademe kademe bu noktalara geldik. Biz genel merkezin papağanlığını yapmıyoruz. Önümüzdeki 30 yılda Zonguldak gelişecek. Bu gelişmeyi siyasette görev alanlar belirleyecek. Zafer Partisi iktidarında 4 deniz 4 bölge projesiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 

4 DENİZ 4 BÖLGE PROJESİ NEDİR?

Dört deniz dört bölge projesi hakkında da bilgi veren Turhan şunları söyledi: “Dört deniz 4 bölge Projesi, zafer Partisi ne sürdürülebilir planlı kalkınma içindeki Türkiye’nin geleceği için bir sigorta poliçesidir. Bu yıllardır ülkemizde sanayi yatırımları hiçbir stratejik görüş geliştirmeden İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde yoğunlaşmıştır. Türkiye’nin sanayi üretiminin yarıdan fazlası bu bölgeden sağlanmaktadır. Mavi yoğunlaşma bir dizi sosyo-ekonomik beş stratejik problemi de beraberinde getirmiştir. Eğer önlemler almaz ise bu problemler yakın bir gelecekte bütün Türkiye’yi derinden sarsacak ve ülkemizi dış güçler tarafından işgale kadar götürebilecek sonuçlar doğuracaktır. Bilim insanları bu bölgede yakın bir gelecekte yıkıcı bir depremi olabileceğini sık sık dile getirmektedir. Ayrıca bir savaş durumunda bu bölgeye yapılacak saldırılar ekonomiyi tamamen çökme noktasına getirecektir. Bu nedenle Türkiye vakit kaybetmeden yeni Sanayi ve ticaret koridorları üretmek zorundadır. Bugüne kadar hiçbir siyasi parti tarafından ortaya konmamış bu projeyi zafer Partisi gündeme taşımıştır. Bu proje iktidara gelindiğinde ekonomi gündeminin en üst sıralarında yerini alacak ve uygulamaya geçilecektir. Bu projeyi ana hatta o o. İstanbul, Berlin de Tokyo arasında yeni bir ileri teknoloji üssü haline getirilecek. Ağır ve orta ölçekli Sanayi merkezleri Anadolu’da tespit edilen yeni merkezlerine taşınacaktır. Buna göre ağır sanayi, Zonguldak liman olmak üzere aşağıya doğru bir ucu Bursa diğer ucu Ankara’ya inen hatta kaydırılacaktır. Orta ölçekli Sanayi ve hayvancılığın ağırlık verileceği bölge, Trabzon liman olmak üzere bir ucu Erzincanda diğer uçağı van’da olan yeni bir ticaret ve Sanayi koridoru olacaktır. Bu bölge hem Kafkasya ve orta asya‘ya açılan aynı zamanda da Rusya ve Ukrayna pazarına hakim olan bir bölge haline gelecektir. Güney bölgemiz ise Mersin İskenderun limanları olmak üzere bir ucu Konya’da diğer ucu Mardin’de olan orta ölçekli sanayi kuruluşlarının olduğu, Avrupa birliği ile beraber serbest ticaret bölgelerinin oluşturulduğu, tarım ve tarıma yönelik üniversiteleri ağırlık verilecek bir bölge olacaktır. Batı bölgemiz, İzmir limanı başta olmak üzere Afyona kadar uzanan bölgede yüksek teknoloji, madencilik ve orta ölçekli sanayinin planda olduğu bir bölgemiz olacaktır. Ağır sanayilerine, organize ve orta ölçekli sanayilerini ülke çapında yaygın kurmaktan uzak duran ülkeler büyük devlet olma niyetinden tamamen uzatırlar. Bu ülkelerin sanayileşmeleri bizde olduğu gibi döviz, dış borç karşılığında ithal edilen ekipmanlarla yürütülmektedir. Enflasyonu önlemenin en gerçekçi çözümle veya panzehiri üretim ve verimlilik artışıdır. Sanayileşmenin ihtiyaç gösterdiğini ekipmanlarının yurt içinde üretimmeyip sürekli ileri sanayi ülkelerinden döviz karşılığında ithal edilmesi ile kalkınma ve Türk halkının refahının yükseltilmesi için gerekli olan katma değer, ithalat yapılan Ülkelerin ekonomileri için sağlanmaktadır. Ülkemizin çağdaş bir ülke sayılması için kişi başına milli gelir, elektrik tüketimi ve diğer göstergelerde bugünkü seviyenin beş katına, İleri Sanayi ülkelerinin seviyesine yükselmesi için de on katına çıkmadı gerekmektedir. Sürdürülebilir planlı kalkınma modeli ile bu hedeflere ulaşmak hiç de zor değildir. 5000 yıllık bir medeniyeti sahip olan büyük Türk milletinin yüce Önder Atatürk’ün de işaret ettiği gibi çağdaş uygarlık seviyesine ulaşması, laik hürriyetçi demokrasi ve hukuk devletinin bütün kurumlarıyla kurallarına sahip, teknoloji üreten, ihraç eden, Gelişmiş medeniyetler seviyesine yükselmesi ve Türk milletinin refah içinde yaşaması için var gücümüzle çalışacak projeler üreteceğiz.”